RAMAZANDA BESLENME VE YEME BOZUKLUĞU

Ramazan dönemi boyunca Müslümanlar, gün doğumundan gün batımına kadar oruç tutarlar ve bu süre içinde herhangi bir yiyecek ya da içecek tüketmezler. Bu 1 ay düşünülenin aksine sadece fiziksel bir açlıkla geçen değil, ruhani olarak da birtakım görevler ve ihtiyaçların karşılandığı dönem olarak görülmelidir. Bu dönemde oruç tutmanın sakıncalı ya da yasak olduğu gruplar da vardır. Özellikle yeme bozukluğu olan kişiler için bu dönem, bir görevin arkasına saklanılmış bir telafi yöntemi haline gelebilir ve bu durum yeme bozukluğu yaşayan kişilerin tedavi sürecinin aksamasına ve fiziksel sağlığı ciddi bir tehlikeye uğratabilir.

Kuranda da belirtildiği gibi; ‘Belirtilen sayıda gün oruç tutun; Ancak sizden biriniz hasta veya yolculukta ise, tutmadığı gün sayısı kadar sonra oruç tutsun. Tıbbi nedenlerle oruç tutamayan kişiler için bir fidye var: kaçırılan her gün için fakirin karnını doyurmak”. [Bakara Suresi, ayet 184]. Yani herhangi bir sağlık probleminiz varsa, oruç tutmayabilirsiniz ki, bunun yerine tutamadığınız günler için herhangi birinin karnını doyurmayı ve sağlığınızla ilgili bir sorun yaşamadığınız ilerleyen günlerde telafisini de yapabilirsiniz. Aynı zamanda Ramazan sadece oruç tutmayı hedeflediğiniz bir ay değil; ruhani olarak da kendinizi geliştirebileceğiniz bir zaman olarak değerlendirilebilir.

Eğer ki niyetiniz Ramazan’ı layıkıyla yaşamaksa unutmayın ki; Ramazan döneminde yapabileceğiniz birçok farklı ibadet şekli de vardır. En önemlisi, oruç tutmamanın mükafatının kalbinizin niyetine bağlı olduğunu unutmayın. Oruçlu değilseniz katılabileceğiniz diğer ibadetler:

  • Oruç tutan kişilere yemek hazırlamak
  • İhtiyacı olan başka kişilerin beslenmesine katkıda bulunmak
  • Dua etmek ya da diğer ibadetleri yapmak
  • Zikir (Allah’ı anmak) için zaman harcamak
  • İslam hakkındaki bilginizi artırmak için kitaplar okumak
  • Vaktinizi sizi mutlu edecek, Allah’a daha yakın ve mutlu hissettirecek şeyler yaparak geçirmek
  • Çevrenizdeki insanlara küçük iyilikler göstermek

Her şeyden önce kendinize şefkat göstermeyi ve kendinize karşı nazik olmayı unutmayın ve kendinize özel bir Ramazan planı yapın.

Yeme Bozukluğum varsa neden oruç tutmamalıyım?

Oruç tutmak, yeme bozukluğunu tetikleyebilir.

Oruç, yeme ataklarının tekrar yaşanmasına ya da yetersiz beslenmeyi tetikleyebilir. Yemek yememek bu dönemde normaldir ve bunu dini bir görev aynı zamanda bu dönemde çoğu kişinin yaptığını savunarak yapmak sıradandır. Yeme bozukluklarını gizlemek ve hatta gelişmelerine yardımcı olmak için mükemmel bir fırsat olarak görülebilir. Yeme bozukluğu yaşayan kişiler Ramazan’da, düzensiz yeme davranışlarına kolayca geri dönebilir.

Oruç yeme bozukluğunu maskeleyebilir.

Birçoğu için en büyük zorluk, yeme bozukluklarını imana bağlılık perdesiyle maskelemek için bunu en iyi fırsat olarak görmeleridir. Kendileriyle sürekli bir diyalog halindedirler çünkü bu, nüksetmelerine bir geçit olabilir ve bozukluğun tedavisi sırasında yapılan herhangi bir iyileştirmeyi zorlayabilir.

Kutlama yemekleri tıkanırcasına yeme ve telafi edici davranışları tetikleyebilir.

İftar, yemeği ve çeşidi bol olan bir kutlama yemeğidir. Bulimiası olan kişiler bu durumda yemeğe saldırabilir ve sonra yediklerinin hepsini telafi edici davranışlarla gidermek zorunda kalabilirler; bu tüm ay boyunca devam edebilir. Anoreksiyalı insanlar, yemek yememek normal olduğu ve artık hoş karşılanmadığı için kendilerini daha da fazla mahrum bırakabilir.

Sosyal ortamlar düşüncelerini etkileyebilir.

Ramazan ayı boyunca, hem sahurda hem de iftarda arkadaşlar ve aile ile toplu yemek yemeye odaklanılır. Yeme bozukluğu olan biri, toplum içinde yemek yemeyle yüzleşmek zorundadır ki; bu durum yemek yemeyi son derece zorlaştırır, kendilerini bilinçlendirir ve yargılandıklarını düşünür.

Ramazan’da Yeme Bozukluğu olan kişilere nasıl destek olunur?

Yeme bozuklukları, yeme bozukluğu ile mücadele eden gencin ve ailesinin hayatını önemli ölçüde etkileyebilir. Bu nedenle, Ramazan ayı boyunca yeme bozukluğu yaşayan kişilere destek olmak onları anlamak önemlidir. Bunun için aşağıdaki adımları takip edebilirsiniz:

1: Aileye ve gence hastalık nedeniyle oruç tutmaktan muaf olduklarını hatırlatın (sağlıklı bir kiloda görünseler bile, yine de Yeme Bozuklukları ile mücadele etmeye ve rahatsız olmaya devam edebilirler).

2: Genç kişinin oruç tutmanın alternatiflerini bulmasına yardımcı olun.

Onlara Ramazan’da oruç tutmaktan başka Allah’a ibadet etmenin başka yolları olduğunu hatırlatın. Onları Kuran okumaya, sadaka vermeye, yemek yedirmeye ve Allah’a dua etmeye teşvik edin.

3: Ramazan ayında diyet/kilo hedefleri hakkında konuşmaktan/yapmaktan kaçının. İftar ve sahurda sohbetleri nötr tutun.

4: Diğerleri oruç tutsa bile, gencinizin iyileşme sırasında düzenli yemek yemesini sağlamak için yemek zamanlarını desteklemeye devam edin.

5: Genci, iftarda ailesiyle birlikte oturmaya teşvik edin. Bu Ramazan boyunca bir aidiyet ve katılım duygusu yaratmaya devam edecek.

6: Çocuğunuza en çok neyin yardımcı olacağını ve Ramazan boyunca nasıl desteklenmek isteyeceğini sorun. Aileleriyle neden oruç tutmadıkları konusunda zorlu konuşmalar yapmalarına yardımcı olmanızı isteyebilirler.

7: Sahurda ve iftarda çok yemek yemeleri için baskı yapmayın. Oruç tutmuyorlarsa onları kötü hissettirmeyin.

8: Son olarak, bu hastalığa sahip olanlara yardıma ulaşmanın son derece önemli olduğunu hatırlatmak isteriz. Bu bir hastalıktır ve kesinlikle bir zayıflık belirtisi değildir.

Oruç tutarken kendime nasıl şefkatli yaklaşabilirim?

Oruç tutmak sağlığınızı tehlikeye atmayacağı veya hastalığın tekrarlama riskini artırmayacağı tespit edildiyse, Ramazan’ı güzel şekilde geçirmenize yardımcı olacak bazı adımları takip edebilirsiniz.

Ramazan, kilonuzu kontrol etmek için bir avantaj ayı değildir.

Diyet kültürünün böyle düşünmenize neden olmasına izin vermeyin. Maalesef böyle düşünmek diyet kültürüne maruz kalan birçok kişide ortak yaşanan durumlardan biridir, bu yüzden böyle düşünüyorsunuz diye kendinize karşı yargılayıcı olmayın. Bu sadece bir düşünce ve buna göre hareket etmemeyi tercih etmek sizin elinizde.

  • Eğer Ramazan boyunca herhangi bir zamanda yetersiz beslendiğinizi ya da sağlığınızı tehlikeye atacak bir davranışın geliştiğini fark ederseniz oruç tutmaya ara verin. Sağlık profesyonellerinin bu konudaki önerilerine mutlaka kulak verin.
  • Sahura mutlaka kalkın ve bu öğünde besleyici, tok kalmanıza yardımcı olacak yeterli ve dengeli öğünler yapmaya çalışın. Uzun süre aç kalacağınızı unutmayın ve gün içinde yapmak zorunda olduğunuz diğer eylemleri layıkıyla gerçekleştirebilmek için de mutlaka iyi bir tokluk yakalamaya çalışın.
  • İftarınızı yaparken uzun süre aç kaldığınız için hızlı bir yeme eylemi gerçekleştirebilirsiniz, kendinize hatırlatın; şu an bu yemeği kimse önünüzden almıyor ve doyana kadar o yemeği yiyebilirsiniz. Bu yüzden tadını çıkararak yavaş yemeye çalışın.
  • Yemeklerinizi önceden planlayın. Öğünlerinizde mutlaka çeşitlilik olmasına; pilav, ekmek, hurma, yoğurt gibi enerji veren besinleri öğününüze dahil ettiğinizden emin olun.
  • Yemeğinizi makul bir hızda yiyin ve aralarda bol su içmeyi unutmayın.
  • İftar ve sahurları bir kerede çok miktarda su içmek yerine yavaş yavaş içmeye çalışın.
  • Aşırı yeme ile mücadele ediyorsanız, uzun süre yetersiz beslenmek aşırı yeme olayını tetikleyebilir. Kontrolü kaybetme riskini azaltmak için sahur, iftar ve sonraki öğünü atlamadığınızdan emin olun.
  • Size yakın birini dahil edin, böylece Ramazan boyunca destek sağlayabilirler.
  • Aç kalmak ne kadar dini bir görev olsa da aç kalmayı siz tercih ediyorsunuz, hatırlayın. Besine ulaştığınız anda istediğiniz zaman istediğiniz yiyeceği istediğiniz kadar tüketebileceğinize dair özgürlüğünüzü hatırlayın.
  • İftardan sonra başkalarıyla konuşarak, Kuran okuyarak veya ailenizle vakit geçirerek kendinizi gereksiz düşüncelerden uzaklaştırmaya çalışın.
  • Her şeyden önce kendinize karşı şefkatli olun. İşler planladığınız gibi gitmezse sorun değil, pes etmeyin. Deneyimden ders alın ve ertesi gün neyin farklı yapılabileceğini düşünün.

Ramazan ayında Yeme bozukluğu yaşayan hastalarla çalışan Diyetisyenler için ipuçları

İnsanlara yeme bozukluklarının gerçekten bir hastalık olduğunu ve bu konuda utanma ve suçluluk duymayı bırakmaları gerektiğini anlamaları için bilgi verin.

Akıl sağlığı ve sosyal konularda bilgili bir imamı dahil edin. O zaman orucun sadece sağlıklı bireyler için olduğunu açıklayabilirler. İmamlara ulaşmak ve onları bu tür girişimlere dahil etmek zor olabilir, ancak bunu başarmak için çabalayabiliriz.

Hastalık nedeniyle oruç tutamayanlara da fidye verilebileceği Kur’an-ı Kerim’de bildirilmektedir.

Ramazan ile ilgili tartışmalar başlamadan önce yapılmalıdır. Bu konuya duyarlılık, saygı ve şefkatle yaklaşın. Bu, Ramazan’ın onlar için ne anlama geldiğini daha iyi anlamalarına yardımcı olacaktır. Konuya tüm arka planıyla yaklaşmak daha destekleyici bir tartışmaya yol açacaktır.

Hastalara kendilerine karşı nazik ve şefkatli olmaları gerektiğini açıklayın. Aile ve akran baskısı nedeniyle oruç tutmamalılar.

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir