“KARABUĞDAY”IN (GREÇKA) FAYDALARI NELERDİR?

Tahıllarla benzer özellikler taşımasına rağmen bu gruba dahil olmayan karabuğday (greçka) Asya kökenli bir bitki olmasının yanında son zamanlarda geniş üretim alanlarına yayılmıştır. Farklı kullanım alanları da olan karabuğday (greçka) ın 15 çeşiti bulunmasına rağmen özellikle 2 çeşidi gıda ürünü olarak beslenmemizde yer almaktadır. Türkiye’de kültürü bulunmamasına rağmen dünyanın birçok yerinde üretimi vardır ve gün geçtikçe ekim alanları da artmaktadır.

Karabuğdayın faydaları nelerdir?

Çok yönlü kullanım alanına sahip olan karabuğday, sağlık açısından da vazgeçilmez bir üründür. Insan vücudunun ihitiyacı olan birçok mikro elementin kaynağıdır. Özellikle demir, çinko, bakır, mangan ve selenyum mineralleri açısından zengindir. Bu mineraller aynı zamanda antioksidan özellik göstermekte ve vücuda yabancı olan bakterilerin uzaklaştırılmasında etkilidir. Vücutta kullanım oranı daha fazla olan potasyum, sodyum, kalsiyum ve magnezyum kaynağı olarak da sayılabilir.Toplam yağ oranı az olsa da yüksek oranda çoklu doymamış yağ asidi içerir.

Diğer tahıl ürünlerine göre yağ asit kompozisyonu besinsel açıdan üstünlük taşır. Bütün temel aminoasitler yapısında bulunur ve bu yönden çok dengeli aminoasit örüntüsüne sahip olduğunu söyleyebiliriz. Protein kalitesi en yüksek olan anne sütü ve yumurtaya çok yakın biyolojik değere sahiptir ve diğer bitkisel kaynaklı besinlere göre bu oran çok daha fazladır.

Karabuğday bağırsak florasını yeniler.

Bu özelliklerinin yanı sıra yapısında bulunan fitik asit, tanenler gibi maddeler sindirimin yavaşlamasına neden olmaktadır. Fenolik asitler ve antioksidant özellik gösteren diğer ögelerle vücudun yenilenmesinde etkilidir. Bu bileşikler kalın bağırsakta bulunan yararlı bakterilerin artışına da yardımcı olur.

Albümin ve globülin yönünden zengin olsa da glutelin ve özellikle prolamin açısından fakir bir kaynaktır. Böyle bir yapıya sahip olması gluten oluşumunun olmamasına ve özellikle çölyak hastaları gibi bu şekilde beslenmek zorunda olan hastalar için vazgeçilmez bir ürün olarak karşımıza çıkmaktadır.

Karabuğdayı nasıl yiyebilirim?

Farklı kültürlerde tüketim şekilleri de değişiklik göstermektedir. Özellikle pilav, ekmek, makarna, kek, şehriye, kraker, kurabiye gibi birçok temel gıda ürünleri şeklinde tüketebileceğimiz gibi tatlılarda, çorbalarda, salatalarda da karabuğdaylı tarifler geliştirerek ağız tadımıza uygun yeni lezzetler yaratabiliriz.

Karabuğday kolestrolü düşürür.

Mekanizması tam olarak bilinmese de yapılan birçok araştırmada metionin/glisin ve lisin/arjinin oranlarının düşük olmasından dolayı kolestrol düşürücü etkisi olduğu düşünülmektedir.

Karabuğday kansere karşı koruyucudur.

Tahıllar ile içerdiği nişasta ve lif miktarı açısından benzerlik gösterir.Sindirimi yavaşlatan ögeler yanında yapısındaki nişastanın yaklaşık yarısı dirençli nişastadan oluşur. Bu oran pişirme ile çok düşük seviyelere kadar inebilmektedir. Dirençli nişastanın yüksek oranda olması kolon kanserinin önlenmesinde de etkili olabilmektedir.

B grubu vitaminleri ve E vitamini miktarı da oldukça fazladır. Bu vitaminler vücuttaki birçok metabolik olayın gerçekleşmesinde görev alırken yeterli ve dengeli beslenmemize katkı sağlar.

Flavonoidler; kanda kolestrolün azalmasında, kılcal ve atardamarların güçlü olmasında, kan basıncının düşürülmesinde etkilidir. Önemli rutin ve kuersetin kaynağı olan karabuğday başlıca antioksidanlar olmakta ve kronik toplardamar yetmezliği tedavisinde kullanılmaktadır.

Karabuğday hangi hastalıklara iyi gelir?

Günümüzde iyi halin korunması ve artmasında etkili, hastalıkların oluşmasının engellenmesinde kullanılan fonksiyonel besinlere rağbet artmaktadır. Karabuğday eklenerek elde edilecek birçok besin de fonksionel özellik göstermekte ve bu olumlu etkilere sahip olmaktadır. Gıda ve ilaç sanayinde bazı kronik hastalıkların tedavisinde de kullanılmaktadır.

Gıdaların glisemik indeksini düşürme özelliği sayesinde kan şekerini düzenler, obezite tedavisinde kullanılabilir.

Bağırsaktaki yararlı bakterilerin artışına yardımcı olmasından dolayı prebiyotik olarak sayılabilir. Yüksek lif oranı ve dirençli nişasta yapısıyla da obezitenin önlenmesinde, kolon kanserinin önlenmesinde ve diyabet tedavisinde kullanılabilir.

Aminoasit örüntüsü ile hayvansal kaynaklı proteinlere benzer özellikler gösterir. Hastalıkların tedavisinden çok önlenmesinde etkili olan flavonoid, fagopirin, tiamin bağlayıcı proteinleri içerir. Bu proteinler hipertansiyon ve kolestrol düşürücü etki gösterir.

Zengin mineral ve vitamin içeriğine sahip olmasıyla birlikte tahıl ve baklagillere göre demir içeriği oldukça yüksek seviyelerdedir; ülkemizde de fazlaca görülen demir eksikliği anemisi yaşayan insanlar beslenmesinde bu besine rahatlıkla yer verebilir.

Karabuğday en önemli gıda alerjenlerinden immünoglobülin-E içerir. Yapılan çalışmalarda 1.26 KuA/ L seviyesinde ya da daha yüksek seviyelerde IgE antikoruna sahip karabuğday tüketimi ile alerjik reaksiyonlar meydana gelebileceği görülmüştür. Kan basıncının hızla azalması ile bağlantılı hemorojik hastalıklara neden olabilir.

Yapılan çalışmalarda diğer tahıllarla ve karabuğday ile hazırlanan besin örnekleri karşılaştırılmış ve antioksidan kapasite açısından karabuğday ile hazırlanan besin örneklerinin antioksidan kapasitesi daha yüksek bulunmuştur.

Yapılan başka bir çalışmada ise kemik ve dişlerin yapısında bulunan, kan basıncında ve pıhtılaşmada etkili, enerji üretimine yardımcı olan kalsiyum miktarının glutensiz bisküvi örneklerinden en fazla karabuğdayla hazırlanan örneklerinde olduğu bulunmuştur.

Kana kırmızı rengi veren ve oksijenin taşınmasında rol alan hemoglobinin yapısında, kas proteini miyoglobinin yapısında bulunan demir; glutensiz bisküvi örnekleri ile yapılan araştırmada karabuğdaylı örnekte diğerlerine göre daha fazla oranda bulunmuştur.

Besinsel açıdan insanların en fazla tükettiği 2 çeşit olan tatar buğdayı ve yaygın karabuğday türleri diğer türlere göre duyusal özellikler açısından daha iyi özelliklere sahiptir. Renk, görünüş, gevreklik, tat, koku ve genel beğeni açısından rahatlıkla kullanabileceğimiz bir besin olarak karşımıza çıkan karabuğday; çölyak hastaları için alternetif tatlar oluşturabilmemize olanak sağlar.